Bilir misiniz bu kuşu? Masallar diyarı Kaf Dağı’nın ardında var olduğu düşünülen efsane kuş. Bu yaşıma kadar araştırma gereğini hiç hissetmemiştim. Dizilerden dolayı antipatik gelse de kolları sıvadık…

Simurg olarak da bilinen bu efsane kuş, kuşların en bilgesiymiş. Bilgi Ağacı’nın dallarında yaşar ve her şeyi bilirmiş. Tüm kuşlar onu ararmış, dertlerini anlatmak, sorularına yanıt bulmak için. Bu efsane kuşun gözyaşı şifalı imiş. Yanarak kül olup ölürmüş ve küllerinden yeniden doğarmış. Efsane bu ya, kuşlar Simurg’u aradıkça o görünmez olmuş. Tam da tüm kuşlar umudunu yitirecekken Simurg’a ait bir tüy bulmuşlar ve tüm kuşlar birleşerek onu aramaya karar vermişler. Ancak Simurg’un yuvası Kaf Dağı’nın tepesindeymiş. Oraya ulaşabilmek için de meşhur yedi vadinin geçilmesi gerekirmiş. İstek, aşk, marifet, istisna, tevhit, hayret ve yokluk vadilerinin aşılması öyle kolay değilmiş. Koca kuş sürüsü çıkmış yola ama her vadide binlercesi kalmış, ilerleyememiş. Son meşakkatli vadiyi sadece otuz kuş aşabilmiş. Yokluk Vadisi’nin sonunda sır çözülmüş: Farsça’da “si” otuz, “murg” ise kuş demekmiş. Bu meşakkatli yolculuğu aşabilen otuz kuş aslında birer Simurg yani Zümrüd_ü Anka imiş.

Her yetişkin bu manidar hikâyeden bir anlam çıkarır kendine elbet lakin bu işin sırrını çocuklarımıza nasıl ve ne zaman öğreteceğimiz oldukça önemlidir.

Hayallerinden, hedefinden asla vazgeçme! Ona ulaşabilmek için pek çok engel çıkabilir önüne ama her engeli aştığında daha da güçlenecek ve hedefine bir adım daha yakın olacaksın. Hedefine ulaştığında ise kendini daha iyi tanıyabilecek ve daha iyi tanımlayabileceksin.

Yürümeye yeni başlayan bir bebek düşünün, ne kadar sık yere düştüğünü ve ne güçlükle yerden kalktığını. Hatta kalktığında kendini nasıl da mutlu hissedip şöyle bir etrafına bakındığını… Belki de küllerinden doğmak onun için ayağa kalkışı temsil ediyor. İşte tam da bu yaşlarda, onlara Zümrüd-ü Anka olmayı öğretmeliyiz. Düştün ama ayağa kalkabilirsin. Çocukları düşünün, genç bir birey olana kadar fiziksel ve ruhsal olarak ne kadar çok düştüklerini… Eğer ta bebekken alıştıysa küllerinden yeniden doğmaya, yaşamının her döneminde de engelleri aşmak için girişimlerde bulunacak ve kendini bulacaktır. Yeter ki biz ebeveynler onlara destek ve rehber olalım.