Söz gümüş ise sukut altındır, diye boşuna söylememiş atalar.

Ne kadar çok konuşursan hata yapma olasılığın da o kadar artar haliyle.

Hele bir de konuştuğun sözler sana ait değilse.

Genelde başkasının ağzıyla konuşanların tongaya basma olasılığı daha yüksektir.

Bu tür insanlar kendi düşüncelerini dile getirmediklerinden söylenen sözün arkasını önünü kestiremedikleri gibi, söylenme gerekçesinin de pek ayırdında olamazlar.

Bir deli kuyuya taş atar, kırk akıllı çıkarmaya çalışır, derken yapılan hataların düzeltilmesinin zorluğu dile getirilir.

Kuyuya taş atanla başkasının ağzıyla konuşanın arasında pek fark yoktur.

Nitekim yaşadığımız topraklarda bu sözlerin laf olsun diye yaratıldığını söyleyemeyiz.

Kuyuya taş atanımız çok olduğu için çıkarmaya çalışanları da kırk ile çarpmamız gerekir.

Demokrasiyi özümsemiş toplumlarda başkasının ağzıyla konuşanların pek hükmü yoktur.

Bizde öyle mi?

Neredeyse ülke gündemini belirleyenler onlardır.

Toplumunbilinç düzeyiyle ilgisi olmasa da tek ses medyanın ve iktidarın işine geldiğiiçin özellikle o tür insanların ülke gündemini belirlemelerine izin verilir.

Peki, neden izin verilir kuyuya taş atanlara?

İşlerine öyle geldiği için.

Kendilerinin söylemekten kaçındıkları sözleri onlara söyletirler, tepkiyi ölçer, ona göre önlemlerini alırlar ve yeni bir stratejibelirler duruma göre.

Olan bizimkine olur tabi.

Zaten siyasal anlamda varlığını sürdürme ve iktidar olma gibi birderdi de yoktur.

Derdi olsa da iktidar olamayacağını bilir.

Çünkü çevresindekilerin büyük bölümü yanından ayrılmış, başka denizlere yelken açmıştırçoktan.

Birileri gündemi belirliyorsun dedikçe o da gerçek zannedip devam eder aynı yolda ilerlemeye.

Önündeki yazının başkaları tarafından yazıldığını bile unutarak hem de.

O konuşur biz dinleriz işte.

BİR ÇİFT SÖZ

4 Eylül’de Sivas’tan hareket ederek “Bin Günde Memleket Hareketi”ni başlatan Muharrem İnce, hareketin ne kadar doğru ya da yanlış olduğunu anlamak için çevresindeki insanları dinlemeyi bir yana bırakarak Cumhur İttifakı’na bakmalı.

Bu harekete en çok sevinenler ve destekleyenler onlar olduğuna göre hareketi sorgulamak da Sayın İnce’nin görevidir.

BİR ÇİFT SÖZ

CHP’nin iktidara en yakın olduğu dönemde sudan tartışmalarla partiyi meşgul etmek ancak Cumhur İttifakı’na yarar. Cumhur’a yarayacak şeyleri gündemde tutmak da CHP’ye çelme takmakla eşdeğerdir.

Mustafa da deriz Mustafa Kemal de, Gazi Mustafa Kemal de deriz Mustafa Kemal Atatürk de, Gazi Mustafa Kemal Atatürk de deriz sadece ATATÜRK de.

Ne dediğimizden çok onun ilke ve devrimlerini sahiplenmemiz önemli değil midir?