Bir toplumun yarısını kadınlar, yarısını erkekler oluşturur. Yarısına zincirler vurulmuşken mümkün müdür diğer yarısı mutlu olsun? Mümkün müdür muhasır medeniyetleri yakalayabilmek, üretebilmek, çalışabilmek? Mümkün değildir elbette. Diğer yarısı çalışmazsa, üretmezse dünya ile mücadele edemeyiz. Olmaz. Ne demiş Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk “Yeryüzünde gördüğümüz her şey, kadının eseridir.” Bu vesile ile hayatın her alanında çalışan, üreten kadınlarımızın emekçi kadınlar günü kutlu olsun.
Peki, ne olmuş da 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak kutlanıyor? Bu konuda birkaç görüş var. Fakat en kuvvetlisi 8 Mart 1857 tarihinde ABD’nin New York kentinde bir tekstil fabrikasında grev yapan kadınlara güvenlik güçlerinin saldırısıdır. Sonrasında fabrikayı kilitlenmeleri ve çıkan yangında 120 emekçi kadının kaçamayarak yanarak ölmesi acısıdır. Bu acı, 8 Mart gününü Dünya Emekçi Kadınlar günü olarak kutlanmasına sebep olmuştur.
Dolayısıyla Dünya Emekçi Kadınlar günü kadınların eşit bir birey olarak var olmalarının, emeğin, çalışmanın, alın terinin simgesidir. Bir kez daha her alanında çalışan, üreten kadınlarımızın emekçi kadınlar günü kutlu olsun.