Değerli Hocam,
Bu mektubu yazıyorum çünkü tarihi bir sorumluluğun eşiğindesiniz. Kırşehir Öğrenim Gençliğine Yardım Derneği gibi özel bir derneğin genel başkanı oldunuz. Tebrik eder. Başarılar dilerim.
Şöyle bir ricam olacak;
Sayın Hocam, şimdi üniversite okurken veya askerlik yaparken veya herhangi bir görev için Kırşehir dışına çıkmışken çarşıda, pazarda hemen hemen her yerde ilk soru “nerelisin”dir? Bunu herkes yaşamıştır. Ve “Kırşehirliyim.” cevabının ardından diyalog kurduğun insan şöyle bir düşünür ya! “Ne düşünüyorsun işte! Hiç mi harita karıştırmadın, hiç mi türkü dinlemedin. Ne ağzını eğip-büküyorsun. Kırşehir işte. Dünyanın merkezi. Evet, evet bilimsel olarak dünyanın tam da merkezi… Kayseri, Konya, Ankara ne kadar kadimse, Kırşehir’de o kadar kadim bir yer.”
Sayın Hocam; bu aşamada bize, size düşün görev Kırşehir Öğrenim Gençliğine Yardım Derneği’nin gelişimi, büyümesinin yanında bir de Kırşehir’in tanıtımıdır. Ne kadar çok öğrenciye dernek üzerinden burs verdiğinizi biliyorum. Bu kutsal görevi yerine getirirken lütfen Kırşehir’in tanıtımını da es geçmeyiniz. Kırşehir’in tanınarak, bilinerek büyüyeceğine inanıyorum. Ne yapabiliriz? Mesela ayda bir kez burs verdiğiniz öğrencilerle Zoom üzerinden veya başka bir teknolojik platform üzerinden buluşunuz. Kırşehir Öğrenim Gençliğine Yardım Derneği’nin tarihini anlatınız, Derneğin amacını anlatınız, çağdaş Türkiye’ye entegrasyonunu anlatınız, Kırşehir’i anlatınız, Kırşehir’in değerlerinden bahsediniz, Neşet Ertaş’ı, Ahi Evran’ı, Âşık Paşa’yı anlatınız, en önemlisi Atatürk’ü anlatınız. Kendilerinin Kırşehir’in birer kültür elçisi olduklarını belletiniz.