Bu resim, Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğü Merkez ve Taşra Memurları Hatıra Albümü başlıklı, 1967 yılında edinilmiş bir albümün kapağı. Albümün basım tarihini göremedim ama edinilme tarihinden bu yana 54 koca yıl geçmiş…
Albümün içeriğinde dönemin memurlarının görev yaptığı il, ad-soy ad ve resimleri mevcut. Bu albümü bana gösteren ise çok kıymet verdiğim bir maliye üstadı… Dikkat edilmesi gereken ise albümün kapak fotoğrafı…
Görüldüğü gibi kapak fotoğrafına sol tarafta olanlar büyük, sağ tarafta olanlar küçük olmak üzere 2’şerli karıncalar resmedilmiş. Yine görüldüğü gibi resmedilen bu çalışkan karıncalar ağzı sıkı sıkı bağlanmış torbalar taşıyorlar. Dikkat edelim ilk sıradaki büyük karıncanın taşıdığı torba ile küçük karıncanın taşıdığı torba aynı resmedilmiş ve üzerine bir çarpı atılmış. Arkadan gelen karıncaların ise büyük şişli escort bayan olanı büyük, küçük olanı küçük torba taşımakta…
En kötü ihtimalle 54 yıl önce, maliye teşkilatımıza emek verenler bürokratlarımız acaba bu kapak fotoğrafla ne mesajı vermek istediler?
50-60 yılını maliyeye vermiş Üstat Fazıl Yükselen’den dinlediğim kadarıyla mesaj şu; karıncalar dur-durak bilmeden çalışmalarıyla karakterize olmuştur ki burada maliye; karıncaları, devletine katma değer üreten mükelleflere benzetmiştir. Taşıdıkları torbalar ise devletine verdiği vergileri simgelemektedir.
Burada ilk sıradaki büyük-küçük karıncaların taşıdığı torbaların eşit olması çok kazananla, az kazandan aynı vergiyi almak anlamındadır ki bu durum çarpı ile reddedilmiştir. Olması gereken çok kazanandan çok, az kazanandan az almak olduğu da doğrulanmıştır.
Gerçekten tüm modern vergilendirme sistemleri de bu simgelen gibi düzenlenmiştir. Zaten olması gerekende budur. Fakat yıl 2021 oldu ve şu soruyu hâlâ sormuyor muyuz? “Acaba ülkemizde bir memur emeklisi ile çok kazanan bir şirket sahibi arasındaki, bir Petlas işçisi ile çok kazanan bir şirket sahibi arasındaki, bir asgari ücretli ile çok kazanan bir şirket sahibi arasındaki vergi yükü ne kadar adaletlidir?