Kırşehir Express Gazetesi

“ŞU KARŞI YAYLADA GÖÇ KATAR KATAR’’

“ŞU KARŞI YAYLADA GÖÇ KATAR KATAR’’
Nusret Gürgöz( nusretgurgoz@kirsehirexpressgazetesi.com )
18 Aralık 2023 - 11:23

Nusret Gürgöz

‘‘Dudaklarımı kanatırcasına ısırıyorum günlerdir
Bir gök gürlese bari diyorum bir sağnak patlasa
Bitse bu kirli ve yapışkan sessizlik, hiç gitmesem
Oysa ne kadar sakin sokaklar, bu kent ve bütün yeryüzü
İpince bir su gibi sızıyorum gecenin tenha göğüne
Sessizce çekip gidiyorum şimdi, sessiz ve kimliksiz
Belki yine gelirim, sesime ses veren olursa bir gün…’’

Sokakları, meydanları, kortejleri; parkları, bahçeleri, deniz kenarlarını… güzelleştiren onlardı. Epeydir yoklar, çil yavrusu gibi dağıldılar. Diyarbakır’dan Edirne’ye, Edirne’den Bayburt’a, Bayburt’tan Elbistan’a, Elbistan’dan Silivri’ye, Silivri’den Sincan’a, Sincan’dan Şakran’a, Şakran’dan Elazığ’a… ülkemin cezaevlerinde yatıyorlar.

Göçmen kuşlar gibi dağıldılar, kiminin İsviçre’den, kiminin Almanya’dan, kiminin Fransa’dan, kiminin Irak’tan, kiminin Suriye’den sesi, selamı geliyor.

Sağ olsunlar var olsunlar.

Ellerinde pankartlar, ellerinde kitaplar; dillerinde şarkılar, yüreklerinde köz… Sokaklar, meydanlar, kortejler, basın açıklamaları… onlarla güzeldi. Kiminin kolu bacağı kaldı sokaklarda, kiminin gencecik, güzel bedeni…

Dillerinde türküler, sokaklar onlarla güzeldi. Yollarda birlikte yürüdük, birlikte zulme bağırdık çağırdık, birlikte şiir okuduk, birlikte ölenleri andık, yumruklarımızı havaya kaldırdık.

Parklarda oturduk, ağaçları koruduk, kuşlara baktık, şiir okuduk. Hem avukatları hem yoldaşlarıydım onların. Gözaltına her alındıklarında koştum, tutuklandıklarında, ceza aldıklarında acı çektim.

Hangi yıldı, unuttum şimdi. Ama aylardan insanı baştan çıkaran, aşka çağıran ‘Nisan’dı, ‘Mayıs’ın eşiğiydi, hiç unutmadım. Gözaltına alınmışlardı. Yetiştim. Karanlık bir bodruma indirdiler beni. Demir kapılar açıldı, içeriye girdim, bodrum nem, toz, ter ve ayakkabı kokuyordu. Parmaklıkların arasından türkü söylüyorlardı bizim mahallenin çocukları. Beni görünce daha bir iştahla, daha yüksek sesle ve sevinçle söylemeye başladılar:

‘’Şu karşı yaylada göç kata katar
Bir güzelin sevdası serimde tüter
Bu ayrılık bana ölümden beter
Geçti dost kervanı eğleme beni, eğleme beni
Şu benim sevdiğim başta oturur
Bir güzelin derdi beni bitirir
Bu ayrılık bize zulüm getirir
Geçti dosta kervanı eğleme beni, eğleme beni ’’

Türkünün burasında durdular. Hoş geldin abi hoş geldin, dediler. Her biriyle ayrı ayrı görüştüm. Kaygılıydılar; ama korkmuyorlardı. Yeryüzünü güzelleştirmeye ant içmişlerdi, bunlar bizi yolumuzdan alıkoyamaz, öyle diyorlardı. Kalktım, çıkmak için demir kapıya yöneldim. Türküyü kaldığı yerden sürdürdüler. Durur muyum, berbat sesimle ben de eşlik ettim:

‘’Pir Sultan Abdal’ım kalkın aşalım
Aşıp yüce dağı engin düşelim
Çok nimetin yedim helâlaşalım
Geçti dosta kervanı eğleme beni, eğleme beni ’’

Dururlar mı bir ikisini tutukladılar, sonra hepsi hakkında dava açtılar. İddianamedeki gerekçelerden biri de gözaltında iken ‘Çav Bella Çav Bella’ şarkısını, ‘Haklıyız Kazanacağız’ ve ‘ Bir Mayıs Marşı’nı söylemeleriydi. Söyledik dediler duruşmada, bıyık altından güldüler, içlerinden biri şarkı mırıldanmaya başladı, göz göze geldik, birbirimize göz kırptık.

Avukatlarıydım ya, söz bana geldi, evet söylediler dedim, yalnız bunları değil; ‘Şu karşı yaylada göç katar katar’ı da söylediler, o karanlık bodrumu güzelleştirdiler, hatta son dörtlüğe ben de eşlik ettim, dedim.

Güldüler.

Epeydir sokaklarda yoklar, kitaplar yok, çiçekler yok, gülüşler yok, şiirler… yok.

‘’Gidenler nerde kaldılar, özledim gülüşlerini
Bir kenti güzelleştiren yalnız onlardı sanki
Onlardı çocuklara ve aşka ölesiye bağlanan
Kadınları güzelleştiren herhalde onlardı
“Tükürsem cinayet sayılır” diyordu birisi
Tükürsek cinayet sayılıyor artık
Ama nerede kaldılar, özledim gülüşlerini onların’’

Şiir: Ahmet Telli, Belki Yine Gelirim
Türkü: Pir Sultan Abdal

Temmuz – 2023
Antalya

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.