Kırşehir Express Gazetesi

BULDUM!

BULDUM!
Halil Durukafa( halildurukafa@kirsehirexpressgazetesi.com )
05 Kasım 2024 - 10:00

Sirakuza Kralı Hieron, yeni bir taç yapılması için sarayın kuyumcusuna yeterince altın külçesi vermiştir. Kuyumcu, uzun süre çalışır ve bir sanat yapıtı ortaya çıkarız. Altın taç, kralın gözlerini kamaştırır. Tacın orantıları, bükümleri, işlemeleri öylesi uyumludur ki kral, kuyumcunun yaptığı tacın görünüşüne vurulur. Fakat zamanla içine de kuşku düşmez değil. Tacın ağırlığı, kuyumcuya verilen altın külçenin ağırlığına eşittir. “Ya kuyumcu başı hile yapmışsa, altın külçeden çalıp, alaşım yapmışsa… Mesela yerine aynı ağırlıkta gümüş katmışsa veya başka bir metal katmışsa?”
Kuşku, Kral Hieron’un benliğini kemirmeye başlar. Fakat elinden bir şey gelmiyordur. Aklına amcasının oğlu ünlü bilge Arşimet gelir. Konu ile ilgili Arşimet’e başvurur.
Arşimet, düşünmeye başlar: Tacın ağırlığı verilen ağırlığa eşit. Bu bilginin önemi yok çünkü kuyumcu, altına sözgelimi bakır karıştırır ve aynı ağırlığı kolayca bulur. Ne var ki bu kez de külçenin hacmi büyümüş olmalı. Peki, tacın hacmi nasıl ölçülecek? Bunca işleme, büküm, girdisi-çıktısıyla tacın hacmi ölçülemez. Arşimet’in yaşamı artık bu sorunun yanıtını aramakla geçer.
Günlerden bir gün hamamda yıkanırken çırılçıplak dışarı fırlar “Buldum buldum!” diye bağırıyordur.
İşte o gün bilim tarihinin önemli bir günüdür. BULMUŞTUR…
Bulmak, hakikaten önemli bir eylemdir. İnsanlar yeni şeyler bulabilirler. Bulduklarını kaybedip tekrar bulabilirler. Her iki bulma da sevinç meselesidir. Ama hayatta her şeyi düşünerek yaparız. Bu iş de çokça düşünerek gerçekleşir. Bakın Arşimet yürürken, konuşurken, beklerken ve nihayetinde yıkandığı zaman bile düşünüyormuş. Sonunda da bulmuş. Bu ne demek oluyor? Düşünürsen, çabalarsan, emek harcarsan olur. Olmazsa? Olmazsa da canımız sağ olsun…

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.