Kırşehir Express Gazetesi

KUCAK DOLUSU SEVGİ

KUCAK DOLUSU SEVGİ
Nergis Karayel( nergiskarayel@kirsehirexpressgazetesi.com )
25 Şubat 2022 - 9:49

Özlem…

Çocuklara, alış verişe, işine, dostlarla bir kahveye, sevdiklerine, hayata kısacık bir mola…

Ah bir yalnız kalsam da kafa dinlesem, dediğim odada yedi gün!

Bu kısa molada, bildiğimi zannettiğim şeyleri tam da iliklerime kadar hissederek daha iyi öğrendim.

İnsan ne ile yaşar? Tolstoy’un bu muazzam eserini okumadan önce “Olsa olsa sevgidir!” dedim kendi kendime. Okudum, düşündüm, düşündüm. Kitabın sonu ile günler geçmeye başladıkça umudu ekledim, ardından paylaşmayı; ekmeği, hayatı, battaniyeyi hatta bir bardak suyu! Sevgiyi irdeledim, içinde sarılabilmeyi buldum. Sarılabilmek ne müthiş bir eylemmiş bir kez daha yokluğunu derinden hissettim.

“Bundan sonra ne öğreteceksin çocuklara?” deseler, sarılmayı derim herhalde!

Sarılmak, mutluluk hissini artıran, insanlar arasındaki bağı kuvvetlendiren bir eylemmiş! Çünkü değer verdiğimiz birine en az 6 saniye kadar sarıldığımızda beynimizde mutluluk veren, stresi azaltan hormonlar devreye giriyormuş.

Hadi bir düşünün, küçükken düştüğünüzde anneniz ilk ne yapardı? Önce sarılır, sonra dikkatsiz olduğun için kızıp ardından da düştüğünüz yeri döver miydi? J Kızsa da yeri ya da sizi dövse de o ilk sarılma size her şeyi unutturmaz mıydı? Güven değil miydi bunun adı? Peki ya uzun zamandır görmediğiniz bir yakınınızı ilk gördüğünüzde ne yaparsınız? Bir sağa bir sola sıkı sıkı, arkasını pışpışlayarak sarılmaz mısınız? Sanki o uzun zaman hiç yaşanmamış gibi gelmez mi? Pek hiç iki yetişkin kollarını açıp yere çökerek yeni adımlarını atmaya çalışan bir miniğe “kucak kucak, kime gelecek” diyerek heyecanla kime geleceğini beklediğiniz an oldu mu? Ve sonra ona sıkı sıkı sarıldığınızdaki o sahiplenme duygusunu? Eşinize? Size hediyesini sunan birine? Sizden olan bir cana? Hatta belki de uzun beyaz tüyleriyle köpeğinize?

Sarılmak, beyne “Seni seviyorum” mesajını gönderiyor. Araştırmalara göre sarılmak, kan basıncını düzenliyor, sinirleri harekete geçiriyor ve beyne iletiler göndererek ruhsal dinginliği sağlıyor. Öyle ki yapılan araştırmalarda gün içinde değer verdiği insanlara sarılan kişilerin sosyal ilişkilerinin daha uyumlu olduğu ve daha mutlu olduğu gözlemlenmiş. Hatta Polonya’da bunun için bir klinik kurulmuş. Hemşireler, duygusal açlığı olan kişilere sarılarak onların terapilerine eşlik ediyormuş.

Yaklaşık üç yıldır doya oya sarılamadığımız herkesle sarılmak için gün sayarken, çocuklarımıza sevgiye dair öğreteceğimiz ilk şey bu olsa gerek! Sarılmanın ne kadar huzur verdiğini, her ihtiyacı olduklarında sarılarak öğretmeli. Güvendesin, seni özledim ve seni seviyorum hisleri dudaklarınızdan dökülmeden beyne iletilsin ki kalbe huzur versin.

Kalp ve sarılmak demişken Aziz Nesin’i de yâd etmeden olmaz.

“Sarılmak neden güzeldir bilir misin? Çünkü sağ tarafta kalp yoktur ve orası hep boştur…

Sarılınca sağ yanını O’nun kalbi doldurur.”

Aziz Nesin

 

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.